Menopoz, tıpkı bebeklik, ergenlik ve yetişkinlik gibi insan yaşamının doğal bir dönüm noktasıdır. Bu dönemde, kadının üreme fonksiyonları yavaşlar ve nihayetinde sona erer. Menopoz sırasında yumurtalıklarda (overlerde) bulunan foliküllerin sayısında ciddi bir azalma olur ve bunun bir sonucu olarak östrojen üretimi düşer. Zamanla vücut tamamen östrojen üretmeyi bırakır ve yumurtalıkların boyutlarında küçülme meydana gelir.
Bu süreçle birlikte adet döngüsü kesintiye uğrar ve kadının üreme yeteneği sona erer. “Menopoz” sözcüğü, Yunanca kökenli olup “mens” (ay) ve “pause” (durmak) kelimelerinin birleşiminden türetilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), menopozu yumurtalıkların işlevlerini kalıcı olarak yitirmesi ve adet kanamalarının tamamen durması olarak tanımlar. Dünyada menopoz yaş aralığı genellikle 45 ile 55 yaş arasında değişirken, yapılan araştırmalar Türkiye’de ortalama menopoz yaşının 46-48 olduğunu ortaya koymaktadır.
Menopoz Dönemleri Nasıl Sınıflandırılır?
Dünya Sağlık Örgütü menopoz sürecini üç ana evrede değerlendirir. Her bir evre, kadının hormonal değişimlerine ve vücut fonksiyonlarındaki farklılıklara göre tanımlanır:
1. Premenopoz Dönemi
Menopoz belirtilerinin ilk kez ortaya çıkmaya başladığı ve menopoza kadar süren dönemi kapsar. Bu aşamada, yumurtalıklardaki folikül aktivitesi giderek azalır ve buna bağlı olarak adet döngüsünde düzensizlikler başlar. Bazı kadınlar bu süreçte birkaç ay içinde menopoza girerken, bazıları için bu süreç yıllarca sürebilir.
2. Menopoz Dönemi
Menopoz dönemi, kadının son adet kanamasını gördüğü zaman dilimidir. Bu aşama, yumurtalıkların tamamen işlevsiz hale gelmesi ile tanımlanır ve artık kadının üreme potansiyeli sona erer.
3. Postmenopoz Dönemi
Menopozdan sonraki süreç olarak tanımlanır ve kadınların yaşlılık dönemine kadar devam eder. Postmenopoz dönemine giren bir kadının, bu statüye sahip olabilmesi için 12 ay boyunca hiç adet görmemiş olması gerekir. Bu evre, ortalama olarak 6-8 yıl sürer ve bu dönemde östrojen eksikliği nedeniyle birçok fizyolojik değişiklik yaşanır.
Menopozun Türleri Nelerdir?
1. Doğal Menopoz
Kadının yaşa bağlı olarak normal bir şekilde menopoza girmesi “doğal menopoz” olarak adlandırılır. Yumurtalıklar işlevini yavaş yavaş kaybeder ve süreç kendiliğinden tamamlanır.
2. Erken Menopoz
45 yaşından önce ortaya çıkan menopoz, erken menopoz olarak tanımlanır. Bu durum, otoimmün hastalıklar, radyoterapi, kemoterapi, çevresel faktörler, kürtaj, sık gebelik, aşırı kilo veya hipotiroidizm gibi birçok farklı nedene bağlı olarak gelişebilir.
3. Cerrahi Menopoz
Bazı cerrahi müdahaleler, kadının normalden önce menopoza girmesine yol açabilir. Özellikle yumurtalıkların cerrahi olarak alınması, adet kanamalarını sonlandırır ve menopozu tetikler. Ayrıca kanser tedavilerinde uygulanan radyasyon veya kemoterapi, yumurtalık fonksiyonlarını geçici ya da kalıcı olarak durdurabilir.
Menopoza Girmeyi Etkileyen Faktörler Nelerdir?
Genetik Faktörler
Bir kadının menopoza girme yaşı, genellikle ailesindeki kadınlarla benzerlik gösterir. Anne ve kız kardeşlerin menopoz yaşlarının yakın olması, genetik bir eğilimi ortaya koyar.
Genital ve Üreme Faktörleri
Düzensiz adet döngülerine sahip kadınların, düzenli adet görenlere kıyasla daha erken menopoza girdikleri gözlemlenmiştir. Ayrıca ilk adet yaşı, doğurganlık durumu, doğum kontrol hapı kullanımı ve uzun süreli emzirme gibi faktörler de menopoz yaşını etkileyebilir.
Psikolojik ve Sosyal Faktörler
Savaş, göç, deprem gibi travmatik olaylar ve uzun süreli stres, erken menopozu tetikleyebilir. Ayrıca kırsal bölgelerde yaşayan kadınların menopoz yaşının, kentsel alanlarda yaşayanlara göre daha erken olduğu gözlenmiştir.
Çevresel ve Fiziksel Faktörler
Aşırı ağır çalışma koşulları ve soğuk iklimlerde yaşayan kadınların menopoz yaşlarının daha erken olduğu bilinir. Ayrıca sigara kullanan kadınların, içmeyenlere göre 1-2 yıl daha erken menopoza girdikleri tespit edilmiştir.
Premenopozal Dönemde Hangi Rahatsızlıklar Görülür?
Premenopoz döneminde kadınların yaşadığı yaygın rahatsızlıklar arasında şunlar yer alır:
- Adet düzensizlikleri
- Yumurtlamada azalma
- Ateş basması ve aşırı terleme
- Depresif ruh hali ve gerginlik
- Uyku sorunları ve sinirlilik
- İştah artışı ve konsantrasyon güçlüğü
- Baş dönmesi, yüz kızarması ve nabız artışı
- Yorgunluk, unutkanlık ve özgüven kaybı
- Cinsel istekte azalma
Menopoz Sonrası Hangi Belirtiler Ortaya Çıkar?
Menopoz sonrasında kadınların yaşadığı belirtiler, genellikle premenopoz döneminde görülen belirtilerin devamı niteliğindedir. Ancak bu dönemde östrojen eksikliği daha belirgin hale gelir ve vücutta çeşitli fizyolojik değişiklikler meydana gelir:
- Genital organlarda küçülme: Vajina, rahim ve vulvada atrofi gelişir. Bu durum, idrar kaçırma, rahim sarkması, kabızlık ve ağrılı cinsel birliktelik gibi problemlere yol açabilir.
- Ciltte yaşlanma: Deri incelir, kolajen miktarı azalır ve cilt kurur. Saç dökülmesi artar ve vücut tüylerinde azalma olur.
- Kalp-damar hastalıkları riski: Menopozla birlikte östrojenin azalması, kalp hastalıkları ve yüksek tansiyon riskini artırır.
- Osteoporoz: Kemik yoğunluğunda azalma sonucu kadınlar her yıl kemik kitlelerinin %3-4’ünü kaybeder. Bu durum, kırık riskini önemli ölçüde artırır.
- Metabolik değişiklikler: Menopoz sonrası kilo alımı sık görülür ve metabolik hız düşer.
Menopoz Nasıl Teşhis Edilir?
Menopoz tanısı, genellikle adet düzensizliği ve hormonal ölçümler yoluyla konur. Özellikle adetlerin seyrekleştiği dönemde, adet döngüsünün 3. gününde alınan kan örneğinde FSH ve LH hormonlarının yüksek çıkması menopozu işaret eder. Eğer FSH düzeyi 40 pg/ml üzerinde ise menopoz tanısı konulur. Ancak bu dönemde düzensiz kanamalar yaşayan kadınlar için ultrason ve ek testler de önerilir.
Menopozda Cinsel Yaşam ve Beslenme Nasıl Olmalıdır?
Menopoz, cinsel yaşamın sona erdiği anlamına gelmez. Ancak östrojen eksikliği nedeniyle cinsel ilişkide ağrı yaşanabilir ve bu durumda yağ bazlı kayganlaştırıcılar kullanılabilir. Ayrıca menopoz döneminde kalsiyum ve D vitamini alımına özen gösterilmeli, düzenli egzersiz yapılmalıdır.